İşletmelerin başarısını etkileyen en önemli faktör çalışanların mutluluğu ve iş yerini benimsemesidir. Çalışanlar arasında motivasyonun dengelenmesinde zorlanan işletmeler, ödül & ceza yöntemi gibi yöntemlere başvurabilir. Ancak bu yöntemler motivasyon üzerinde köklü değişiklikler yaratmaz. Başarıyı hedefleyen bir işletme; çalışanının iş yerindeki varlığına, şirketin amaçlarına ve yaptığı işe yürekten inanmasını sağlamalıdır. Kişilerde bu inanç ancak işini sevmesi ve severek yapması ile mümkün olur. Diğer bir deyişle çalışanlar işletmeye karşı aidiyet duygusu taşımalıdır.

Aidiyet Duygusu Nedir?

Her canlı ait olduğu yerde kendini daha mutlu hisseder. Bir başka deyişle kişi mutlu olduğu yere aittir. Çalışan kendini özgür ve değerli hissettiğinde hem motivasyonu hem de işine karşı sorumluluğu ve iş yerine bağlılığı artar. Çalışanların kurum hedeflerini benimsemesini sağlayarak ortak bir amaca yönelten aidiyet duygusu tam da burada devreye girer. Tüm canlılarda ait olma hissi psikolojik olarak güven duygusu yaratır ve dayanışmayı sağlar. İşletme ve çalışanın ortak hedefe sahip olması başarının altın anahtarıdır. Aidiyet duygusuna sahip olmayan çalışanlara sahip olan işletmelerde kurum kültürü oluşturulamaz. Böyle bir durumda işletmeler sadece çalışanın mesaisini kiralayabilir, onun yaptığı işe ve işletmeye gönülden bağlanmasına gücü yetmez. Bir marka olmayı hedefleyen işletmenin üretimi arttırmak için teknik donanıma, iş gücüne ve teknolojiye ne kadar ihtiyacı varsa çalışanının aidiyet duygusunu geliştirmeye de o kadar ihtiyacı vardır. Çalışanın beklentilerini karşılayarak motivasyonunu arttırmak ve mutlu bir çalışma ortamı yaratmak aidiyet duygusu geliştirir. Üstelik işletmenin üretim ve karlılığını da arttırabilir. Peki, aidiyet duygusu nasıl kazanılır? Gelin, birlikte bakalım.

Etkili İletişim

Hayatın her alanında başarıya ulaştıran tek bir güç vardır: Etkili iletişim. İşletmelerde doğru bir iletişim için en üst pozisyondaki kişinin en alt pozisyondaki kişi ile bile iletişim kurması gerekir. Tüm çalışanların işletme için gerekli olduğunun hissettirilmesi aidiyet duygusunun gelişiminde önemli rol oynar. İletişim doğrudan ya da çeşitli araç ya da aracılarla sağlanabilir. Çalışanların istekleri ve yönetimin beklentileri birbirlerine doğru bir şekilde aktarılabilmelidir.

İnisiyatif Verme

Çalışana verilen karar verme yetkisi kendini işletmenin bir parçası olduğuna inandırır. Kurumu temsil edebilme yeteneğine sahip olduğunu düşünmesini sağlar ve ekip olma becerisini geliştirir. Karar verirken işletmenin çıkarlarını göz etme sorumluluğu ile hareket eden çalışanlarda aidiyet duygusu ön plana çıkar.

Ödüllendirme

Çalışanlara verilen maddi ödüller, çalışma isteklerini arttırır. Kişiler sevdiği işi yaparken para kazanmaktan hoşlanır. Başarılarının maddi anlamda kazanç getirmesi kurumlara olan bağlılıklarını arttırır. Ödüllendirme sisteminde işletmelerin gelir dağılımına dikkat etmesi, haksızlık yapmaması çalışanın güveninin sağlanmasında ve aidiyet duygusunun gelişiminde etkilidir.

Takdir Etme

Kişilerin para kazanmak için çalıştığı yadsınamaz bir gerçek. Maddi ödüller her ne kadar çalışanın motivasyonunu arttırsa da takdir edilmesi ve başarılarının farkına varılması da güçlü bir motivasyon kaynağıdır. Başarılarından dolayı teşekkür edilen çalışan kendini daha mutlu hisseder ve aidiyet duygusu gelişir.

Sosyal Aktiviteler

Aidiyet duygusu mutlu bir çalışma ortamı ile yaratılabilir. İşletmelerin sadece çalışma ortamı sunması sıkıcı olabilir. Mesai saatini bekleyen çalışanlardan oluşan bir işletmenin başarılı olması mümkün değildir. Çalışanların birbirleriyle olan paylaşımlarını arttırmak için çeşitli spor etkinlikleri, kültür sanat etkinlikleri, yemek organizasyonları düzenlenebilir.

Yazar Hakkında

Avansas

Avansas, her ölçekteki işletmenin tüm işyeri ihtiyaçlarını karşılayan Türkiye'nin ilk ve en büyük alışveriş platformudur. Avansas Blog'da ise iş hayatına dair ilginizi çekebilecek öğretici ve eğlenceli yazıları sizler için hazırlıyoruz.

Tüm yazıları göster