Bazı yöneticiler çalışanları tarafından çok sevilse de kimi zaman bu kişiler “yumuşak yüzlü” bulundukları için çalışanları üzerinde pek etkileri yoktur. Bazı yöneticiler ise hiç sevilmedikleri halde çevreye saldıkları korku nedeniyle her söyledikleri istemeyerek de olsa yerine getirilir. Bu her iki yönetici tipi de uzun vadede başarısızlığa mahkumdur. Önemli olan, hem sevilen ve hem de sayılan bir yönetici olmayı başarabilmektir.
Stratejik düşünce, duygusal zeka ve tutkunun önemi
Sevilen ve sayılan bir yönetici olmak için stratejik düşünce, duygusal zeka ve işe olan tutkunun harmanlaması gerekir. İşini iyi bilen bir yönetici, stratejik düşündüğünde büyük resmi görebilir ve yapılması gereken öncelikleri belirleyerek işin gerektirdiği kararları alabilir. İş hakkında gösterdiği bilgi ve aldığı doğru kararlar, çalışanların kendisine saygı duymasını sağlar. Sevilen yönetici olmanın anahtarı ise, yöneticinin duygusal zekasını ne kadar kullandığı ile ilgilidir. Duygusal zekasını ve empati yeteneğini iyi kullanan yöneticiler, ekiplerini motive etmeyi başardıkları gibi kendilerini de kolaylıkla sevdirirler.
Sevilen bir yönetici elemanlarını tanır ve gerektiğinde onları övmeyi bilir
Beyaz yakalı elemanların büyük çoğunluğu, yöneticisinin kendisini yeterince tanıyor olmasından mutluluk duyarak işine daha iyi motive olur. Ayrıca sevilen bir yönetici, gerektiğinde teşekkür etmeyi bilen kişidir. Sadece hataları gündeme getirerek eleştiriler yapan, iyi yapılmış işler için teşekkür etmeyi ve takdir etmeyi ihmal eden yöneticinin sevilme şansı ise neredeyse hiç yoktur.
Sevilen yönetici, ekip kültürünü oluşturmayı başarır
Sevilen yöneticiler, kendilerine özgü yöntemlerle ekip kültürünü ve dayanışmasını inşa etmeyi başarırlar. Bunun için ekipteki herkesin doğru işlerde ve yeteneklerini kullanabilecekleri pozisyonlarda yer alması önemlidir. Ofisteki bu uyum, belirli rutinlerle dışarıya da taşınarak, ekip kültürü ekip ruhuna dönüştürülebilir. Örneğin aylık yemek organizasyonları, bowling turnuvaları gibi etkinlikleri organize edebilen yöneticiler, her zaman daha çok sevilirler.
Sevilen yöneticiler adil rekabeti destekler
Birbirlerine acımasız rakip gözüyle bakan, birbirlerinin ardından kuyu kazan çalışanlar her ne kadar bazı yöneticilerin tercihi olsa da, bu durum hem işe, hem iş ortamına ve dolayısıyla da yöneticiye zarar verir. Başarıya giden her yolun mübah olduğunu düşünen, işi başaran ama çalışanları tarafından “gaddar” olarak tanınan yönetici olmak yerine, hem başarılı ve hem de sevilen bir yönetici olmak isteyenler ise işyerindeki rekabete sınır getirmeyi bilirler. Bir proje için ödüllü yarışmalar düzenlemek önemlidir. Bunun yanı sıra başarısız olan işi eleştirirken olayı şahsileştirip çalışanı incitecek tutum ve konuşmalardan kaçınmak gibi yöntemler, sevilen yöneticilerin tarzını yansıtan örneklerdir.
Özetle, sevilen bir yönetici olmak için kişinin iş bilgisi haricinde iletişim yeteneklerinin güçlü olmasına ihtiyacı vardır.
